28.02.2016

İSMEK ARICILIK KURSU KARTAL VE ŞUBAT AYI BİTTİ...

Bahri Işık, Beykoz ilçe tarımda görevli acayip çalışkan birisi, bir şeyler yapabilmek için sürekli didinir durur.
Beni de ülkedeki en iyi arıcı diye tanıtmış...
Bizden iyi arıcılar kesin vardır dediğimde sen başkalarının yapamadıklarını yaptın ve sen en iyisisin deyip, konuyu kapadı...
Bahri bey ile bu ikinci konferansımız oldu, daha önce Beykozda bir kursa katılmıştım, o zaman konumuz belliydi, ana arı üretimi, arı sütü, konusu işlenmişti.
Sütü alınacak ana arı memeleri ve yeni tutan memeler ve kapanmak üzere memeler götürmüştüm arılı ruşetlerde.
O zaman çok ilginç bir şey yaşamıştım kapanmaya yakın memeler vardı tüm kursiyerler elden ele dolaştırmış belkide çıta kovan ortamından 2 saat ayrı kalmıştı, o memelerin hiç birisini arı bozmadı memeleri kapadı ve ana arılar doğmuştu.
Konuşmamı bitirmiştim sorularada cevap verdim mola verilecek ikramlar vardı kimse kalkmıyor yerinden. Tekrar dedimki ben ko nuyu işledim konuşacak bir şey kalmadı, sorulara da cevap verdim, başka sorunuz var mı yok, o zaman salona geçelim kimse yerinden kalkmamıştı :))
Bu konuşmada konu ve hazırlık yoktu davet ettiler ertesi gün katıldık.
Bahri abi üstteki resimde bana ve kursiyerlere teşekür ediyor konuşma sonrası resim yani...
Kurs yönetici, müdüre hanımda bizlere ve kursiyerlere teşekür etti, birde bize çiçek verdiler çiçek evde sorun oldu, başımızı belaya sokmayın böyle şeyler yapıp :))
Kursiyerler hakkında ön bilgi verildi içlerinde arıcılık yapan var, hiç arı görmeyen de varmış.
Soru cevap gidelim dedim, sorulan soruya göre cevap vererek konuşma başladı. Bazı konular ise ilk okul talebesine, üniversite veya daha üstüne çıkmıştır.
Zaman nasıl geçmiş anlamadım bir ara dediler ki kurs saati bitti. Saat 9 gibi konuşmaya başlamıştık, saat 12 :15 de hatıra fotosu çekilmek için yerimizden kalktık.
Demek ki akıcı bir konuşma olmuş, başka bir kişi üç saat dinlenir mi :))
Yada demişlerdir, ulen nereden geldi bu adam dul karı gibi hiç çenesi durmadı diye, neden olmasın dimi yani?
İnşallah kursiyerlere faydalı olmuşumdur.
Yeni başlayacak olanlara bir iki kovan arı ile başlayın bir arıcıya yardımcılık edin tavsiyesi yapıyorum, herkes benim yanımda körükçülük yapma peşinde...
Oldukça kalabalık bir sınıftı.
 Miniklerin ne işi vardı buralarda bilmem yada büyükleriyle kursa katılıyorlar.

Yabancı ülkelerde genelde yaşlı insanlar arıcılık yapıyor, bizde ise gençler daha çok.
Bahri abim kendisine ve kursiyerlerine teşekürlerimi sunuyorum.
Son resimler...
Bahri beyle yemekteyiz, Cem beyde bize eşlik ettiler, Cem beyde Beykoz belediyesinde görevli.
Vedalaşıp ayrılıyoruz, her şey için teşekürler...
Hemen darıcaya geçiyorum, kızlara bir göz atalım dedik.
Bu akdeniz arısı, iki sene öncesi varroa deposuydu kıştn çıkmaz diyenler vardı, ikinci kışı çıkardı, bu yıl oğul verecektir anası yaşlandı.

Ana arı kutusu kabına sığmıyor, bir kaç yedek ana arım var. Bu mevsimde bir ana arı demek bir koloni demektir.

Bu arılar ekim ve kasım ayında ikişer çıta bölündüler. Bazıları bunu nasıl başardığımı sormakta. Normal şartlarda bu tarihte bölünen arıların bahara çıkmaması lazım diyorlar, hemde iki çıta böleceksin bahara çıkacak filan.
Öncelikle beni kendinizle karıştırmayın ben arıcıyım.
İkincisi bu arılar sizin arınızdan değiller, kış boyu Darıcada yavru kesilmedi...
Bir başka detay baharın ve mevsimin en iyi ana arılarını kullanamayanlar baksınlar, bu bölmelerin anaları eylül ekim anasıdır yani en berbat ana arılarla bu iş başarılıyor.
Bazı ana arılar değiştirildi ve kışın çiftleşemediği için en az 5-6 bölme bu yüzden sönmüştür.
Artık arılar gaza bastı...
Mevcutlar ve yavru artmaya başladı.
Üç çıta bir arının ortadaki çıtası.
İşi bitirdim çıkıyorum yandaki komşu benim arıyada bir bak dedi zamanım yok ama arıyı bir seyredeyim dedim.
Bahçeye girdim acayip bir çiçek vardı üzerinde arılar...
 Manuka çayı yanımızda varmışta haberimiz yok dedim, sonra bir başka yerde gene bu çiçeği gördüm ve sordum adı bahar dalı imiş...
Bu bitkiden çoğaltıp her yere ekmeliyim her tarafı çiçek oluyor. Komşunun arısını seyrettim güzel polen geliyordu, dedim buna yarın bir su bardağı şurup ver, şurubu alırsa yemliğini doldur deyip yanından ayrıldım. Gebze'ye geçiyorum...

Yav köfte yedik ama erimiştir buradada ızgara var, kısmete bak, nasip böyle bir şey sizi çeker kendisine :))
Sonrasında damızlık erkek kovanlarına daldım, bu arı yasminin kızlarından birisi, 8 çıtada kışlıyordu, 6 çıta yavrusu var. Yazın bunun balını almıştım yanımda fırça olmadığı için arıları otlarla sildiğim kovan, sabit bahçede 12 çıta balını aldım.
Hemen erkek çıtası arayışına girdim boş çıtayı işçi gözü örebilir diye erkek gözlü petek ayarladım.
Ben çıtayı  ayarlayana kadar araladığım yer arı salkımı olmuş.
Hayırlısı ile ilk erkek çıtamızı girdik.
Bazıları ana arı ne zaman çıkar diye soruyor, benden daha erken çıkmasını istemeniz mümkün değil.
2010 Yılında mart ayında erkekler doğmuştu bahar erken gelmişti inşallah öyle bir sezon yakalarsak nisan içinde ana arı çiftleşebilirler ama bu sadece temenni veya dilek, istek...
Bir kaç kovana daha böyle çıta gireyim ben elimden geleni yapayım da mevsim iyi olmaz ise yapacak bir şey yok.
Hadi hayırı olsun....
Bu kovanı birde kekledim, işi savsaklamasına izin vermemeliyim.
Yanımda şurup yoktu iki posta şurup verirsem bu arı kendisini mayısta zannedecektir...

Ertesi gün şurup yaptım yanımda krem tartar yoktu, kaynayan şuruba limon sıktım.
Bazı kişiler her yıl nosemadan şikayetçi, biz yıllardır invert şurup kullanıyoruz nosema yok, bence çiğ şuruplar arıya dokunuyor ve midesini bozuyor. Bir ara Rizeli arıcı Salih Arıcı, demiştiki invert şuruba geçtim nosema bitti.
Erkek üretecek arının invert şurubu hazır...
Bir eli kekte bir eli invert şurupta erkek yapmaz ise ayıp eder...
Pazar günü pelitlideyim.
Üç çıta arı dalak atmaya başlamış.
Hemen ortadaki çıtayı çekiyorum...
 Çıta boydan boya yavru olmuş, duvar çıtası da böyle yavru, iki çıta yavru söküldüğünde 5 çıtayı saracak.
En dış çıta ise açık ve polenli yavru idi hemen bu arıya çıta girdim.
 Fason üretimi yapan marul ortaklarım iyi çalışıyor :)
Yarışacak kimsede kalmadı... :((
Pelitlide bir başka kovan buda erkek üretiminde kullanılan damızlıklardan. Buda dalak atmış. Beş çıtayla kışa girmişti, iki çıta daha girdim hafta sonuna buna da erkek çıtası girmeliyim.
 Ovacıktayım, bunun yarısı kadar nüfusu olanlar bahara çıktı ama bazı arılar böyle açlıktan ölmüş...
Bazen her yere yetişemiyorsunuz. Bu yıl niyetimiz ana arı işini nasipse erken bitirip, beölemeleride erken yapıp hem rahat edeceğiz hemde bu durumlara düşmemeyi planladık inşallah ileride ayarlarımız ve planlarımızı değiştirmeyiz...
 Ovacık'ta gaza basmış en soğuk yerde üç çıta kışa giren arının orta çıtası, ovacık için hafta içine bir şurup geçmem gerekiyor...
Ovacıktan baharda erkek üretecek arıların bazılarını seçip Gebze'ye getirdim.
Elimizin altında olurlarsa istediğimiz zaman müdahale edebilirim.
 Ovacık'ta bir mola verdik. Recai abiyi ziyaret ettim.
Nereye gitsek kaynana çok seviyor deyip ikramlara dalıyorum...
 Kabak böreği tatlı, kısır ve çay gel de yeme :))
Mevsim geldi çattı artık bundan sonra zor boş kalırız...
Dünya iş beni bekliyor....

Hafta sonu ve yapılanlardan kesitler...

Hiç yorum yok: