31.05.2015

HAKİKİ GERÇEK DAMIZLIK KARNİOL VE KONYA ETLİ EKMEK ÜSTÜNE TULUMBA TATLISI...

Allah ne virirse her şiyin hayırlısı virsin...
Anadolu da genelde herkesin dilindeki duadır bu...
Muhallebi diş kırarmı kırarmış, çok basit zannedilen şeyler başınıza onarılmaz işler açar belkide bunun için bu dua edilir...
Bizim Mirili Fatih bir damızlık aldı, birilerine göre bu ana arıyı herkes alamazmış filan...
Yazının başında gerçek hakiki yazmamın nedeni biraz karışık.
Biz geçmişte damızlıklar temin edebilmek için ne gerekiyorsa yap dediklerimiz sanki bizimle kafa buluyor, yok her arı damızlık olmazmış, bize temin ederken oluyordu da şimdi ne oldu da olmuyor, bunu dillendirip durmanın anlamı nedir bilemiyorum. Ben oldukça vefalı birisiyimdir, yapılan iyilikleri unutmam, kötülükleri de...

Ülkemizde zaten damızlık kavramı yok, sağ olsun arıcılık hocalarımız bu işi kolay yoldan çözmüş, arılığındaki en iyi kovandan ana üret bu iş bu kadar basit yani.

Arıcılıkta gelişmiş ülkelerin damızlık dediği arının yedi sülalesi kayıtlar altında, annesi babası dedesi dedesinin dedesi, kaç hat geri gidiliyor, bu adamlar böyle damızlık üreterek bizimkilere göre kerizlik yapıyorlar. Kardeşim niye arının yedi sülalesini test edip puanlamalar yapıyorsunuz arılığınızdaki en iyi arıyı damızlık yapın çözün işi :)

Bize bu yedi sülaleyi şimdiye kadar kimse söylemedi, demek ki bunlar gizlenmiş veya saklanmış...
Birde karniol arısı dendiğinde kendi aralarında şu ana kadar 10 ile 15 ayrı isimde birbirleriyle çaprazlanarak değişik isimler almış hatlar öğrendik.

Bizim Fatih te yedi sülalesi kayıtlar altında bir damızlık temini yapmıştı, olayı başından beri takip ediyordum zaten, geçmişte yaşadığımız sorunları oda yaşadı, sonuç mutlu sonla bitti.

2008 Yılından önce ülkemizde karniol arısını bilen ve kullanan yok veya onlarda zulaya yatıp kullanmışlar.
Biz arıyı kullanıp tanıtmaya başlayınca öyle sert tepkiler aldıkki zannıma göre o sert tepki verenlerde şimdilerde karniol arısı kullanıyor.

En son gelinen nokta biz hariç herkes karniolcu oldu, şimdilerde bize yüzme öğretiyorlar...

Bir hikaye dinlemiştim yıllar öncesi nedense aklıma geldi.

Namık Kemal bir gün sahilde yatarken tuvaleti gelmiş, sağa bakıyor sola bakıyor kimse yok, tuvaletini yapmış oracıkta.
Aradan biraz zaman geçiyor birilerini kendisine yaklaştığını göründe hemen fötr şapkasını kapatıyor yaptığına.
Biraz sonra bir dalga geliyor şapkayı alıp götürüyor denize...
Namık Kemalde dalgada yüzen şapkaya bakıp len biraz önce yaptığımız .... bak bize yüzme öğretmeye çalışıyor demiş...

Karniol arısından ekmek yiyenler anlayacağınız vefasız ve nankörlük ederek bizi eleştiriyor veya hedef alıyor. Buralara nasıl gelindi düşünen yok...

Hiç kimseyi eleştirmeye gerek yok, yeter ki üret ve işiyin hakkını ver.
2015 Yılı için daha telefondan bir tane sipariş almadım.
Mail ile aldığım siparişleri karşılamaya çalışıyorum.

Bizim bir başka özelliğimiz ise ana arının yumurtasını elimize aldığımızda bunların kopyasını çıkartıyoruz.
Fatih ile daha önceden haberleşmiş tik ama tarih belli değildi, Muhteşem abi ile konuştuk kimsenin günü mahvolmasın akşam üzeri gidersek gece eve döneriz ertesi gün herkes işine bakar diye anlaşıp beklemeye başladık. Cuma günü öğleden sonraydı galiba yanımda da İzmir den Hasan Alperen var ona otobüs bileti araştırıyoruz.Muhteşem abi aradı abi nasılsın ne ediyorsun Bursa işini ne yapıyoruz filan derken bu akşam gidelim dedi, tamam gidelimde Fatih nerede onunla görüşmek lazım dedim. Hemen görüşüp abi Fatihte bekliyor dedi.
10 Dakika içinde tüm planlar hazır, birimde yalnızım, şef anjiyo oldu öbür abim izinli...
Muhteşem abiyle iki saat iş yerinde muhabbet ettik, mesai bitti benim arılığa gidip iki bölmeyi kaptığımız gibi yola düştük ver elini bursa...

 Böyle foto yayınlayalar bundan sonra iki sefer düşünmeli...
Düşünmeden yayın yapanlar sonucuna katlanır...
 Feribotta bizim kalfaya ne yaptıysak yaranamadık...
Kuru çayla götürüp getirmişim, iftiranın böylesini ilk defa yaşadım. Sıvı çay nasıl kuru anlamadım...
 Yolda özellikle tembih ettik pideci kapanır filan sen bizim etli ekmekleri bir garantiye al, ne olur ne olmaz dimi...
 Uzun zaman oldu doktor kontrolünde yemeyeli...
Karşılıklı ne yedik be...
 Güzel bir akşamdı, bol bol güldük.
Allah Rahmet eylesin, geçmişte köyümde yaşanmış bir hadiseyi anlattım. Kılavuzluk la alakalı.Bizimkiler koptu...
Köyümüzde kolsuz Ali diye birisi vardı. Birisine sağdıç olmuş. Yatsı namazına gidilir adettir bizde. Damat hiç namaz kılmamış olacak ki, kolsuz Ali'nin zaten tek kolu var ve tekbir alıyor tek kolunu kaldırıyor, damatta tek kolunu kaldırıp namaza başlamış...
 Fatih'in aklı başına yeni yeni gelmeye başlıyor sankim :))
 Bizim geleceğimizi haber alan Serdar ve arıcı arkadaşları da bizimle kısada olsa sohbete geldiler. Biz yedik onlar seyretti. Nasıl etli ekmek yenilir uygulamalı gösterdik.
 Bir sürü etli ekmek kaldı :((
İnşallah ziyan olmamışlardır, paket yaptırmayıda unuttuk, yolda yerdik, yol uzun :))
 Gece yarısı olmuş bir kovan açıp larvalı yumurtalı çıta bölüştük, kalfa çamur yapsada parçanın büyüğü bende :))
Bunlarda damda harmandalı oynuyor sankim...
 Ana arılar hazır olduklarında toplanıp yerlerine ulaştırılmaya devam ediyor...
 Pektaş amcayı bizim yumurtaları araklarken yakaladım.
Bize demesi, saksağanlar tavuklar yumurta yaptıklarında yiyiyor, onlar yiyeceğine ara sıra dolaşın yumurtalar ziyan olmasın demişti...
İster istemez buda neyin nesidir diyorsunuz...
 Bu sıra gelip gidenlerimiz eksik olmuyor. Mehmet arılığımızda bizleri ziyret etti...
 Her yıl Gebze Belediyesi personelini sağlık taramasından geçirir, bizim şefin taramada kalbini bir doktora gösterdediler, sonuç anjio oldu, şu an ise taburcu oldu...
 Muhteşem abim bizim şefin dondurmayı götürdü...
 Kocaeli Büyük Şehir belediye çalışanları içindeki arıcılardan ikisi ziyaret ettiler. Herkesin derdi ana arı almak, acil ana arı ise malisef yok.
Bunu arıcılara anlatmak ise zor, herkes kendi derdinde tabi...
 İzmir'den Habil üzüldü abimiz gelmişti, resimleri bulamıyorum arada yanlışlıkla silindi yada olmadık bir dosya içine attım.
Habil abide acil ana arı istiyordu geçen seneden müşterimdi.
Dedim sıranı bekle ama sana bir iyilik yapayım Gebze de bulunan bir damızlığın yumurtalı çıtasını vereyim. Gidince kuvvetli bir arıyı anasız bırak tüm yavrulu çıtalarını al ve bu çıtayı ver en az 20 meme alırsın miller metodu ile dedim.
Çıtaya borcum ne kadar diye sordu, yüzüne demedim ama onu parayla satmıyorum...
Siz arıcılara ne derseniz deyin bildiklerini yapıyorlar.

Geçenlerde Habil abi ile görüştük abi durum nedir kaç bölme yaptın...
Dediki iki meme tuttu. Abi nasıl olur dediklerimi yaptın mı yok dedi, anasız ikiçıta bir arı vardı ona  verdim dedi :)))
Ve çok pişman, dedim bir daha bu fırsatı bulamazsın,zamanı geriye alamıyoruz, sanki 10 çıtalık bir arının anasını ikiçıtayla alsaydı zarar edecekti. Arı gene senin 10 gün sonra birleştirirdin bölersin, ne desek boş.
Vermeyince Mabut Ne yapsın Mahmut demiş ya padişah...

Hasan beyle yemek saati molasında arılığa gidip gerekenleri yaptık. Hemen gebzeye dönüp birde Cumaya yetiştik.

Hasan abide ziyaretçilerimiz arasındaydı, akşamı beklemedi yoksa onu Bursa ya kadar götürüp masrafımızı çıkartacaktık elimizden kaçırdık...

Cuma günüçok yoğun geçti.
Hasan abiyi yolcu ettim peşinden Muhteşem abi geldi, Bursa'dan döndüğümde yatış gece 2 idi...

25.05.2015

HAZIR ANA ARILARIN TOPLANMASI VE ARICILIK İŞLERİNE DEVAM...

Ana arı üretiminde en sıkıntılı sürek işi başlatmaktır.
Ana arı işinin başlaması için mevsim normallerinde sıcaklıklar olmalı. Bu yıl Bahar gelmek bilmedi, mevsim şartları düzelmeyince sen ne kadar yırtınırsan yırtın yaptığın iş boşa gidiyor.
Defalarca yaptığımız transferler tutmadı. Bir kaç tur sonra bölünen arı yozlaşıyor, artık tutacaksada tutmuyor.Kutu arılandırma işinide elindeki memelere göre yapıyorsun. Elinde meme yoksa kutuya arı koymanın bir anlamı yok zaten.

Sonuçta son yılların en uzun kış sezonu geride kaldı ve aksamalıda olsa ana arı üretimine başladık.
Bazı sıralarda  aynı gün verilmiş memelerden atıyorum 15 memeden 2 ana arı ancak alıyoruz, arı kuşları çok yüksekten geçiyorlar, henüz konakladıklarını görmedim ama durduklarında çok ciddi kayıplar yaşıyoruz.

Mayıs ayının 20 den sonra hazır olan anaları, sırada bekleyen müşterilerime ulaştırmaya başladım.
Ana arı toplama işinde oldukça önemli işlerden birisidir. Ana arının adonmen denilen karın bölgesinden tutulmaması gerekiyor. İşçi arıların kafese konulması ana arının zarar vermeden tutulup boyanması oldukça uzun süren işlerdir.
Dün ilk defa bu işi oturak üstünde yaptım ve bundan sonra böyle ana arı toplayacağım.


Hazır ana arının işaretlenmesi...
İşaretlenmiş ana arı....
Ana arı üretiminin en zevkli yanı, ana arıyı kafese koyduğun zamandır...
Ana arı kafese girmediğinde hala kaybolma şansı vardır.
Bir kaç kez başıma geldi ana arıyı görüyorsun, işçileri doldurup, en son ana arıyı kafese koyacaksınız ana arı yok, otların içine düşebiliyor, ana arı uçup kaçabiliyor, bunları yaşadık...
Kara kızlar, kraliçe arılar...
Çalışırken bazen görüntüler alıyorum.
Ana arı üretimi başladı dedikya bazı kişiler mayıs başı demiştin hani mayıs sonu geldi diye sitemde bulunuyor.
Sonuçta sıraya göre hazır olan ana arılar sahiplerine gidiyor.
İyiki Nisan dememişim.
Zaten telefona bakmıyorum, bunu niçin yazıyorum nasılsa sıradakilerin parasını almışım, telefonla yeni  müşterilerin parasını al ve öncekileri salla gibi bir durum bizde söz konusu olmaz yani.
En çok sıkıntı verenler ise az ana arı alanlar. Zaten bir tane ana arı satışını bunun yüzünden kaldırdım sırada iki ana arı isteyenler kaldı onuda kaldıracağım. Adam 10 tane 15 tane 20 tane istemiş bekliyor, iki ana arı siparişi var ikide bir bizim analar ne oldu soruları.
Ana arı hazır olduğunda bunu bekletmek benim adıma risktir bir an önce alıp göndermem gerekiyor, pazar günü iki kutu terk etti, çekip gidiyorlar yani sen arkasından bakıyorsun.

Bazıları sipariş verecektim sıralar dolmuş diye mesaj atıyor, sıra dolması diye bir şey yok, haziran ayının 15 den sonrasına istediğiniz tarihe ana arı sırası boş.
Tabi şimdilik boş, haziran ayının 20 de mesaj atıp ana arı alacağım dersen dolmuş olacaktır.

Ana arı siparişi verecek olanlar aribakani@gmail.com adresine mesaj atacaklar.

Ana arı satışı Ali Türk diye İnternet'ten arattığınızda zaten size gerekli bilgilerin olduğu yere yönlendirecek.

ANA ARI SATIŞI

Telefonla acil ana arı isteyenlere maalesef cevap veremiyorum, önceden sipariş yoksan ve sırada bekleyenler varken, yapılacak bir şey yok...


Ana arının göğsü kemiksi yapıdadır ve oradan tutuyoruz. Yeni ana arı boyayacak olanlar bu işi erkek arılarda deneyip sonra ana arı boyasınlar.
Sezon yeni ve bizimde ellerimiz henüz tam hassas değil, fazla sıkmayayım derken elimizde ana arıyı tutamıyoruz, bazen boyarken boyanacak yer hedeften çıkıyor.
Bu hafta neredeyse tüm metrolar sıfırlandı. Bir tarafımız darca da, bir taraf Denizli de, bir tarafımız Pelitli de idi, hepsini pelitliye topladık gibi.
Bir ara transferler tutmuyordu neler denedik neler. Tüm memeleri çıtaları şuruplayıp kovanlara dağıttık, arılar yalasın çıtaya arı kokusu sinsin ve yaptığımız transfer tutsun. tabi bunların hepsi çaresizlikten yapılan işlerdi.
Şimdi niye tutuyor bu transferler.
Bir kovana yalansın diye verilen çıta arada kaynamış ve bulduğumda bu haldeydi...
Petek örülmüş, işçiler ve erkek yavrular kapanmaya başlamış :(
Biz koştura koştura çalışırken işi olmayanlar var. Bazen sitemler alıyoruz, sanki ben senin babayın oğluyum, yada son benim çok yakın arkadaşımsın veya dostumsun, yada sen benim iş verenimsin...
Burada içimden geçen argo kelimeleri yazamıyorum tabiki...

Bu kişinin mesajı okuduktan sonra telefonu kontrol ettim bir kaç tanede cevapsız çağrısı vardı.

Benim ne kullandığımdan sana ne...

Sen başka şeyler yapacaksan bana ne...

Sana şunu yapacaksın diye ben yalvardım mı ne halt ediyorsan et.
Bu tür denge sizler beni buluyor.

Ben kimseye hayatımı vakfetmedim, yaptıklarımı paylaşırım işine gelirse içinden kendine ders çıkartırsın.

Sorunu olanlar, her arıcılar birliğinin danışmanları var onlara sorunlarını iletebilir...

Bir sürü ben bu işin duayeniyim diyen arıcılık  hocaları var, onlara sorunlarınızı sorun.
Etrafımızdaki gözlemlerimiz deve dikenleri açmaya başladı.
Meşe ağacına yapılan kestane kalem aşılarımdan birisi...
Arılık civarında arılar tarafından ziyaret edilen güzel görünümlü bir çiçek.
Gebze Denizli mahallesinde çalılar içinde kalmış bir asma acayip üzüm vermiş...
Bakımsızken bu kadar verim veriyorsa birde bakılsa neler olur bilmem. Bir asmada bu üzüm ilk defa gördüm bu asmanın son baharda dalından alıp çelikleme yapacağım inşallah.
Arılıkta bulunan karaçalı açmaya başladı.

Bahçe işlerimizde var, yetecek kadar biber domates patlıcan ektim.
Yorulduğunda en iyi kafa dağıtma işi toprakla boğuşularak yapılıyor.
Gebze de erkek üretimi yapan kovanlarda işler rayından çıkmış.
Kısa sürede sınırlar aşılıp, dalaklar atılmış.
Boşa atılan petekleri kesip aldım, bu günlerde akasyalardan iyi bal gelmiş.
Aç kurtlar gibi petek ballara saldıranlar oldu.
Kara kovan balı böyle yenilir...

18.05.2015

ARICILIK, ANA ARI VE DAMIZLIK ÜRETİMİ...

Zor bir haftayı geride bıraktım.
Furkan Emre hala hastanede, inşallah iyiye gidiyor, bir hafta geride bıraktık, son rapor ise bir hafta daha tedavi göreceği... 

Apandis patlamadan ameliyat edilse iki günde taburcu olunuyor, patladığında ise kan iltihaplanıyor ve uzun bir tedavi süreci gerekiyor...

Bir tarafım hastanede bir tarafım işte, bir tarafım ise arılıkta.
Sabah işe gidiyorum mesai sonrası arılıktayım, hava karardıktan sonra hastaneye gidip gece 12 gibi eve geliyorum. İnşallah bu süreç bitecek...

Mayıs ayının 16 günü yaptığım kontrollerde gönderilecek hazır ana arıların tespitini yaptım. 1. sıradan 7. kadar olanların ana arıları hazır pazartesi gönderecektim, salı tatil olunca bir gün daha erteledim. Bundan sonra genelde sürekli sevk olacak.
Bu hazır diye bahsettiğim ana arılar 20 nisanda larva transferi yapılmış, yaklaşık bir ay süren bir aşamadan sonra bu aşamaya gelinmiş.
Kışın uzun sürmesi ana arı işinin başlanmasını geciktirdi. 20 Nisanda 100 larva transferi yaptıysam bunun 30 tanesi kabul edildi, birde her meme bir ay sonra size hazır ana arı olarak dönmüyor.
Aşağıda resmi var. 11 kutu yan yana hepsinin ana arıları hazır olması lazım, 5 tanesinde ana arı var 6 ana arı kayıp, bu firelere üreticiyi yıkıyor...
 Şimdilik ana arı siparişi almıyorum. Bunca karmaşa içinde birde onlarla uğraşamıyorum. Sipariş alıyorsun ertesi gün benim ana ne zaman gelecek sorguları başlıyor, ben ana arıyı bir üretip kenara koyayım nasılsa satış sorunum yok...
Benim belli bir listem var ve onları teslim etme derdindeyim, hala acil ana arı için telefon edenler var, bunu defalarca yazdım ben yazmaktan bıktım, yav benim sırada müşterim varken hala mesaj veya telefonla acil ana arı istemek neyin nesidir...

 Ana arı işinde artık kutu arılandırma bitti sayılır, takip aşamasına geçtik.
 Bu sıradaki 1 kutuya aynı gün ve ilk memeler verilmişti, yani kutularda ana arı olsaydı hepsi toplanacaktı, acayip bir istatistik oldu fire %50 den fazla. 11 Kutunun 6 tanesinde ana arı çıkmadı. Hemen elimizdeki hazır memelerden verdik...
 Dağıtım günü yaklaşan memeleri kafesliyorum, birde bu karambolde elimizdeki hazır memeleri kaybetmek istemiyorum.
 Ana arı memesi.
Bitirici kovanların alt katını kontrol ediyorum, bazıları oğula meylettiler...
 Üst katta benim verdiğim memeleri besliyorlar, alt kattakilerde yukardakilere sanki nispet yapıyor...
 Erkek gözlü petek, temel petek erkek gözlü mum üretmiş. Erkek üretimi bu şekilde daha kolay, yavru arasına ham erkek gözlü peteği girip arıyı beslediğinizde erkek üretimini başlatıyorsunuz.
Bir kilo denemelik Sadri abi yollamıştı, bir kaç kilo alıp kenara koymak lazım.
 İlk defa havalar dün bunalttı. Bazı arılarda sakal oluştu...
 Pelitlide bir enginar bahçesi var iki senedir takip ediyorum. Baharın dibindeki filizleri bir sefer temizleyip bir seferde kazıyorlar, sonrası enginar ormanı oluyor.
Burasını İlhami abide bir incelemeli :))
 Bardaklara kek doldurmak işkence...
Yüzlerce bardağı doldurmak kolay değil.
En son dedim biz niye işkence çekiyoruz, paketi dilimle ve dilimleri bardağa at, sanki ödünç'mü veriyorsun, bitirene bir dilim daha ver gitsin...
 Damızlık üretiminin ilk postasını gümlettik...
Arıcılık işlerinde zaman çok önemli, arı aç, ben buna bir iki gün sonra şurup vereyim diyemezsiniz...

Tohumlamaya girecek ana arılar, 12 mayısta bayıltılması gerekiyordu. Biz o tarihte hastanede ameliyat hane önünde bekliyorduk.
13 Mayısta tohumlama vardı, çok önceden toplanma kararımız vardı, toplandık ama istediğim,iz kadar sperm toplayamadım.
3 Ana arı tohumladık, geri kalan ana arıları serbest bırakmayı düşündüm sonra vaz geçtim, madem bu iş buraya kadar geldi, bir kaç gün sonra tohumlarım dedim.
Tohumladığımız ilk üç taneden ikisi bölmesinde yoktu, tohumlamadan sonraki sürecide iyi takip edemedim...
Tek sefer bayılmalarda ertesi gün yeniden tohumlanmış ana arıyı bayıltmak gerekiyordu onuda atladık...
17 Mayıs günü sperm var ama bölmelerde sıkıntı vardı, iki bölmede ana arı kafeste ölmüş, iki bölme yalancıya kaçmış, 6 ana arı tohumladım ama bunlardan hayır geleceğini düşünmüyorum, çünkü normal değerlerin dışında işlemler yapıldı.
Olan olursa da bunları kendim kullanırım...

Yeni bir tur daha başlattım, ana arılar bir kaç gün içinde doğacaklar inşallah bunların her işlemi zamanında yapılır...

 Çoban olmak böyle bir şey, tekeden süt çıkartırsın...
Tabi bu arada bizim güttüğümüz keçilerden uzun süredir ses soluk çıkmıyor...
 Yeni alet ile ikinci çalışmamızı yaptım ama bu iki tur benim için iyi antrenman oldu.
Ne kadar acele edersen et, sonuçta işler olacağına varıyor..
Bunca emek ve çalışma çöp oldu.
Bunu ana arı bekleyenlere anlatmak ise çok zor...
Bende ana arı beklesem kıvranırım...
Sonuçta herkes haklı...
Mikroskoptan bir görüntü...
Kanca ve iğne tarafından  karşılıklı V oluşumu...

Yoğun günden ile yaşamaya devam ediyorum.

Sezon başlamadan sezonu bir bitirseydim demeye başladım, olumsuzluklar üst üste gelince acayip sıkıcı oluyor.
Allah her şeyin hayırlısını versin demekten başka çare yok...